- Ege'den Mektuplar
- Posts
- Tanrı'ya sordum: Ben Kimim?
Tanrı'ya sordum: Ben Kimim?
Çünkü her şey bana bağlı!
Ege Yagiz
January 16, 2025
Tanrı'ya bir soru sorabilecek olsan, O'na ne sorardın?
Bir düşün.
Belki "ben kimim?" uygun bir soru olabilir.
Kim olduğumun bilgisinin yaşantım için ne kadar önemli olduğunu anladığım için aklıma geliyor bu soru.
Eğer Tanrı bana kim olduğumun bilgisini verebilirse tüm hayatımı bu bilgiye göre seçimler yaparak yaşayabilirim.
İşimi, ilişkilerimi, kendime ait zamanda yapacaklarımı o "ideal" senaryoya göre ayarlarım.
Başarısız da olabilirim ancak "hayatta ne yapacağım" problemi ortadan kalkmış olur.
Fakat ya ben dediğim şey, benim zannettiğimden farklı, hatta fazlasıysa?
"Ben" dediğim şey ne?
Kafamın içinde bir yerde bir "ben" var ve beden arabasında ordan oraya taşınıyor.
Bu görüşe göre, "ben"den başka her şey "diğer" oluyor.
Bu görüşe göre ben, gerçeklikle "karşı karşıyayım".
Karımı "sevdiğimi" hissettiğimde, benim dışımda bir başka "ben"i sevmiş oluyorum.
Doğayı sevdiğimi hissettiğimde, dışımda gelişen ve yaşamak için şehre mahkum olduğum bir hayatın içinden baktığım bir "görüntüyü" sevmiş oluyorum.
Evrenin unutulmuş bir noktasındaki önemsiz bir göktaşının üzerinde bir anlığına bilinç kazandım.
Daha ne olduğunu anlamadan buradan gitmiş olacağım.
"Ben" dediğim şey başka ne olabilir?
Benim dışımdaki insanlara benim kim olduğumu sorsam ve bu bilgileri toplasam kim olduğuma ulaşabilir miyim?
Bu araştırma da beni maskemi anlamaya götürecektir.
Derimin dışında kalan ile içindekiler arasındaki ayrım bu görüşle de daha fazla kanunlaşacaktır.
Bu anlama çabası, "ben" denen şeyi beynin içerisine koyan, organlar arası bir hiyerarşiden yola çıkan, beni de doğayı da sınırlandırılmış bir bilişsel kapasiteyle bölüp parçalayarak anlamaya çalışan bir vizyonun ürünüdür.
Peki ben dediğimiz şey eğer denizdeki bir dalga gibi bir şey olsaydı...
Bu görüş başta bahsettiğimiz vizyona temelden ters bir algı yaratır.
Çünkü bu yeni görüşe göre:
"Ben" belli bir anda belirli ve sınırlı olan ve örneğin bir yazılıma aktarılabilecek bir yapıdan, sürekli değişen ve tahmin edilmesi güç bir yapıya dönüşür. (Dalgayı denizden ayıracak ve kendi halinde tanımlayacak sınırlar çizemeyiz.)
"Ben" derimin sınırları içerisinden dışarıya doğru "oynadığım" bir kavramdan, diğer tüm varlıklar ile birleştiğim ve dışardan içeriye doğru kendimi görebileceğim bir sürece dönüşür. (Dalgalar denizi, deniz dalgaları yapar.)
"Ben" dışarıdan ayrı tutularak anlaşılmaya çalışılan bir "parça" olmaktan kurtulur. (Dalga denizin parçası değildir, kendisidir.)
Bu görüşte ben kendimi yaptığım kadar, diğer herşey de beni yapar.
Bu görüşte "ayrım" deneyiminin, doğa üzerinde yaşam için çok önemli ve kullanışlı olan soyut bir kavram olduğu anlaşılır.
Ayrım "gerçek" değildir, bir araçtır.
Bedenindeki hücreler birlikte çalışır.
Organlar birlikte çalışır.
Arılar ve çiçekler birlikte çalışır.
Derimiz ile Güneş birlikte çalışır.
Atmosfer ile ciğerlerimiz birlikte çalışır.
Yıldızlar galaksilerle birlikte, protonlar elektronlarla birlikte çalışır.
Nereye bakarsak bakalım "süreçler" görürüz.
Bu süreçler birbirleriyle karşı karşıya değil, iç içedirler.
Süreç dışında gördüğümüz her şey doğayı daha kolay anlamamız ve manüpile etmemiz için kullandığımız kavram araçlarıdır ve bu kavramlar zihnimizin bir ürünüdür.
"Ben" bir kavramdır.
Ben bir gerçeklik değildir.
Ben bir araçtır.
Ben dünyadaki varoluşumun sınırlı bir parçasıdır.
Bu sayede "parçalı dünya" deneyimimi yürütebilirim.
İşim olur, eşim, arkadaşlarım, hobilerim, sevip sevmediklerim, deneyimlerim, alışkanlıklarım, inançlarım; öznel deneyimim var olur.
Varoluşum bunlarla sınırlı değildir.
"Ben", benim tamamım değildir.
Tanrı'nın ben kimim sorusuna vereceği cevap bu yüzden dünya üzerinde kullandığımız bir araç olan "ben" ile sınırlı olmayacaktır.
Peki bu deneyime nasıl erişeceğiz?
"Ben" dediğimiz şeyin sınırlı bir insan deneyimi olduğunu görebilmemiz gerekiyor.
Görüyor musun?
Uzun süre sonra yeni bir şarkı paylaştım. Beynim’in 10. yıla özel akustik versiyonunu dinlemek için tıkla.
Eğer bu görüşü değerli bulduysan bu mektubu bir arkadaşınla paylaşarak bana anlamlı bir destek vermiş olursun. (Yazının linki)
Mektuplarımı haftalık olarak almak için bültenime üye ol.
Bu ve buna benzer içerikler için beklerim: